Çinko
Prostat bezinin fonksiyonu ve üreme organlarının gelişimi için önemli bir mineraldir. Ciltteki yağ bezlerinin aktivitesini düzenleyerek akneyi önler, protein sentezi için gereklidir; bağışıklık sisteminin sağlıklı olmasını, yaraların iyileşmesini, tat ve koku keskinliğini sağlar. Kemiklerin şekillenmesi ve oluşumu için hayatîdir; vücuda zarar veren serbest radikallerin oluşumu ve önlenmesinde yardımcıdır. Vücutta vitamin E'nin uygun konsantrasyonlarının devamı için yeterli çinko alımı ve emilimi gereklidir. Çinko vitamin A'nın da emilimini artırır. Çinko eksikliğinde, koku-tat hissi kaybı, tırnaklarda incelme ve beyaz lekeler, akne, seksüel gelişme geriliği, yorgunluk, gelişme bozukluğu, saç dökülmesi, kolesterol düzeylerinde artış, gece görme bozukluğu, tekrarlayan enfeksiyonlar, kısırlık, iktidarsızlık, prostat bozuklukları, hafıza kaybı, cilt lezyonları, yara iyileşmesinde yavaşlama olabilir. Antioksidan etkili bir mineraldir. Daha çok bağışıklık sistemini desteklemek ve antioksidan yararları için kullanılır. 20-40 mg'lık günlük dozları yeterlidir.
Çinko içeren gıdalar bira mayası, deniz ürünleri, yumurta sarısı, kuzu eti ve diğer etler, karaciğer, mantar, baklagiller, soya fasulyesi, ayçiçeği çekirdeği, kümes hayvanları, hububatlardır. Vücuttaki çinko düzeyleri ishalde, böbrek hastalıklarında, sirozda, diyabette, bağırsaklarda çinko atılımına neden olan lifli gıdaların alımıyla azalabilir. Terleme yoluyla da önemli çinko kaybı olur. Hububatlarda ve baklagillerde bulunan fitat denilen bileşikler çinkoyla bağlanır ve çinko emilemeyebilir. Tamamlayıcı formda çinko ve demir alınıyorsa, birbirlerinin aktivitelerini etkileyebileceklerinden farklı zamanlarda alınmamalıdır. Günlük toplam 100 mg'ın üzerinde çinko alınmamalıdır. 100 mg'ın altındaki dozlar bağışıklık yanıtını artırırken, 100 mg'ın üzerindeki dozlar bağışıklık sistemini baskılayabilir.
Prof.Dr.Osman Müftüoğlu